Blogger tarafından desteklenmektedir.
RSS

Köpek Sağlığı



GÖZ VE KULAK

Konjonktivit İltihabı: Başlangıç sebebi olarak; polenler, dolaşma ve koklamalar sırasında göze temas eden otlar, virüsler, bakteriler ve mantarlar sayılabilir. İlk önceleri, hafif bir pembelik ve damarların belirginleşmesi ile başlar. Başlangıçta akıntı şeffaf ve temizdir; ancak hemen tedavi olmazsa koyulaşır ve iltihaplı bir hal alır, ışığa hassasiyet oluşur. Göz ve çevresinin bu dönemde çok temiz tutulması ikinci bir enfeksiyon oluşumuna izin vermemek açısından önemlidir. Bakteriyel ya da diğer bir etken kaynak sebepli değilse, insana ve ya diğer bir hayvana bulaşma göstermez. Bulgular fark edildiğinde hekim müdahalesi ile kısa sürede sonuç alınacaktır.

Kornea Yaralanmaları:  Özellikle kedi tırmalaması nedeniyle ortaya çıkabilen olaylara sıklıkla rastlanılmaktadır. Ayrıca kazalar, çarpma ve gözü kaşımak amacıyla sürtme vb. nedenlerle yüzeysel, derin veya ciddi doku kayıplı yaralar oluşabilir. Yüzeysel yaralanmalarda hafif bir yaş akıntısıyla kendini gösteren Kornea Yaralanmaları, derin yaralanmalarda gözde şişkinlik, göz yaşının yoğun olarak akması ve kronikleşen durumlarda görme bozukluğuna kadar varan semptomları vardır.Bu tür kronikleşmiş durumlarda gözün alınmasına kadar gidilebilir. Fark edilebilen basit belirtiler,en kısa sürede hekime gösterilmelidir.
Katarakt: Daha çok ileri yaşlarda görülmesine rağmen, her yaşta ve ırkta karşımıza çıkabilmektedir. Ancak, bazı ırklar katarakta daha hassastır. Sıkça görülmesine karşın nasıl oluştuğuna ait mekanizma tam olarak bulunamamıştır. Bozulma lensin saydam yapısının matlaşmasıyla başlar şeffaf olan yapı her geçen gün bozulur ve bunun sonucunda görme bozukluğu ortaya çıkar. Bir kaç değişik formda ortaya çıkabilen katarakt, çoğunlukla 6-7 li yaşlarda başlar; daha önce görülmesi ırksal hassasiyet nedeniyledir. Hassas olduğu bahsedilen bu ırklara; Chow chow, Yorshire terrier, Doberman, Pekingese örnek verilebilir. Bunun dışında katarakt'ın ortaya çıkış nedeni olarak şeker hastalığı ve travmalar sayılabilir. Gözde belirgin bir matlaşma ilk fark edilen belirtidir, hasta geceleri gündüze oranla çok daha iyi görür. Gözde bulanıklık ve matlaşma fark edildiğinde, erken teşhisle ilerleme durdurulabilir ya da operasyon ile tamamen görme kaybı engellenebilir.
 Kulak Mantarı: Kulak kanalında doğal olarak bulunan Mantar,özellikle yüzmeyi ve banyoyu seven köpeklerde; bu aktviteler sonrasında kulak kanalının iyice temizlenmemesi sonucunda ortaya çıkar. Daha çok uzun ve büyük kulaklı köpeklerde (S.Cocker, Beagle vb)görülen Mantar hastalığı; şiddetli kaşıntı ile kendini gösterir. Kulak girişindeki kılların kesilmesi ve hekim tarafından sık sık ilaçlı kulak temizliği yapılması bu kaşıntıyı azaltır, Lokal kullanılacak ilaçlar ve düzenli bakım ile soruna kesin çözüm sağlanacaktır.
Sağırlık: Doğumsal olabileceği gibi, sonradan oluşan bir enfeksiyon vb. nedenler ile meydana gelebilen işitme kaybı olarak tanımlanabilir. Belirgin seslere ve uyarılara tepkisizlik en açık göstergesidir. Doğumsal olmayan sağırlığı oluşturabilecek etkenlerin, düzenli bakım ve temizleme ile ortadan kaldırılması, yapılabilecek tek şeydir. Doğumsal sağırlıkta ise yapılacak bir tedavi bulunmamaktadır.
Orta kulak İltihabı: Gezdirme sırasında kulak içine kaçabilecek Pisipisi Otu,bu oluşumu yaratacak en önemli sebeplerden birisidir. Bunun dışında kulak içinde şekillenmiş bir enfeksiyonun ilerleyen boyutlarında ortaya çıkan dış kulak yolu yangılarının ilerleyen dönemlerinde de ortaya çıkabilir. Hastada; çevreye ilgisizlik, başı öne eğerek yürüme, dengesizlik, ağrı nedeniyle kulağı elletmeme gibi belirtiler açıkça gözlenir. İlerleyen hallerde kokulu ve iltihaplı bir sıvı görülür. Bu vakalarda vakit kaybetmeden hekim müdahalesi gerekir.
 

ENFEKSİYONLAR

Toksoplazma: Hastalığın bulaşması oral yoldan olmaktadır. Parazitin yumurtaları ile enfekte olan çiğ etlerin yenilmesi ile olabildiği gibi paraziti taşıyan kedi ve köpeklerin dışkısı ile bulaşmış gıdaların yenilmesiyle de ortaya çıkabilir. Oral yolla alınan parazitler, bağırsak epitellerine tutunarak çoğalırlar ve buradan da kan ve lenf yoluyla beyin, akciğer, karaciğer ve plasenta gibi yerlere ulaşarak buralarda çoğalmalarını sürdürürler. Belirgin belirtiler; iştahsızlık, yüksek ateş, zor solunum, felç görünümü sayılabilir. Hamilelikte yavru atmaya kadar giden bu durum hemen her yaştaki köpekte görülebilir. Bu enfEksiyondan korunmak için çiğ ya da az pişmiş et verilmemeli hekim tarafından düzenli kontroller yaptırılarak bu parazitlerin atılması gereklidir.
Kisthidatik: Kaynağı Echinocock denilen bir parazit olmakla beraber, köpekler bu paraziti enfekte olmuş sakatat vb. gıdalardan rahatlıkla alabilirler. Bu parazit, kendisini taşıyan köpeklerde belirgin sorunlar yaratmaz ancak dışkılama sırasında halka ya da yumurtalar şeklinde görülür. İnsana bulaşabilen bu parazit, köpeklerin dışında iyi yıkanmamış sebze ve meyvelerden de alınabilir. Köpeklerin korunması için düzenli olarak paraziter tedavilerinin takibi yaptırılmalıdır.
 

DERİ

Egzama:  Egzamanın oluşumunda hem iç hem de dış etkenler rol oynar. iç hastalıkların başında; düşük kaliteli mamalarla beslenme, sarılık, iç parazitlerln yoğunluğu, vitamin ve minerallerin eksikliği vb.sayılabilir. Dış etkenler ise; Tüylerin sıkça ıslak bırakılması, kirli ve bakımsız deri-tüy ,Hayvanlara uygun olmayan maddeler ve şampuanlarla yıkama yapılması vb.olarak sıralanabilir. Başlıca belirtisi, kaşıntı ve kızarıklıktır. Bu kaşıntıya bağlı tüy dökülmesi, tüyün yapışık bir hal alması; ilerleyen durumlarda ise, sulu alanlarda kurumalar, derinin kalınlaşması, iltihaplı ve kokulu akıntılar oluşur. Dış parazit tedavilerinin düzenli yapılması, dengeli beslenme ve tüy bakımı hastalığın oluşmasını büyük ölçüde engeller. Hastalığın oluşması halinde, laboratuar tetkikleri uygun görülmekte, akabinde kısa veya uzun süreli hekim tedavisi gerekmektedir.
Mantar: Sıklıkla genç yaştaki köpeklerde görülür. Ortak yada hijyen kurallarına dikkat edilmeden kullanılan tarama fırçaları, taşıma kapları vs.yoluyla yada direk temas ile bulaşması kolaydır. Genellikle kulak, kuyruk gibi bölgelerde şekilli, dairesel tüy dökülmesi görüntüsüyle ortaya çıkar. Hastalık bilinenin aksine, ağır kaşıntılı değildir. Laboratuar tetkiki akabinde hekim müdahalesi gerekir.
Uyuz: Sağlıklı hayvan derisinde bekler durumda bulunan bu parazit, kötü bakım şartları, yoğun sıcak hava, kalitesiz ve besin değeri düşük mama kullanımı vb.etkenlerle açığa çıkar. Tasma, taşıma kabı, tarama fırçası vb. ortak kullanımlı eşyalardan kolaylıkla bulaşır.üzeri pullu,kırmızı ve kabarık noktalar halinde görülebileceği gibi, içi kanlı bir sıvıyla dolu olan görünümü de vardır. İnsana bulaşabilir. Tanım; deri kazıntısı ile laboratuar tetkikleri neticesinde onaylanarak hekim tarafından en kısa süre içinde tedavisi yapılmalıdır.

  • Digg
  • Del.icio.us
  • StumbleUpon
  • Reddit
  • RSS

0 yorum:

Yorum Gönder